Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT) Kontrterör Dairesi eski Başkanı Mehmet Eymür, kronik obstrüktif akciğer hastalığı (KOAH) nedeniyle tedavi gördüğü Çam ve Sakura Hastanesi’nde dün yaşamını yitirdi.
Aydınlık gazetesi, Ercan Dolapçı’nın imzasını taşıyan bir haber yayımladı. CIA, MİT’teki adamını kaybetti” başlıklı haberde Eymür için, “Eymür MİT’e adım attıktan ölümüne kadar hep ABD’yi ‘müttefik’ olarak gördü ve onun çizgisinde faaliyet yürüttü. Milli olamadı… Bu nedenle de Milli İstihbarat Teşkilatında barınamadı.” ifadelerine yer verildi.
Eymür’ün MİT’te göreve başlamasından Ergenekon kumpasına kadar yaşamının ele alındığı yazıda, 12 Mart 1971 askeri müdahalesinden sonra Hiram Abas’la birlikte görev aldığı, Ziverbey Köşkü’nde işkence sorgularına katıldığı belirtildi. Dolapçı, yazısında Eymür ile ilgili şu ifadelere yer verdi;
“12 Mart 1971 askeri müdahalesinden sonra devrimci gençliğin ezilmesi operasyonlarında Hiram Abas’la birlikte görev aldı. Meşhur Ziverbey Köşkü işkenceli sorgularına katıldı. Yıllar sonra bu işkenceleri savundu. Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının idamını önlemek için eylem yapan Mahir Çayan ve arkadaşlarının 30 Mart 1972’de Tokat’ın Niksar ilçesine bağlı Kızıldere köyünde katledilmesi operasyonunun içinde olduğu ileri sürüldü. Bu baskında 10’u militan 3’ü de NATO görevlisi olmak üzere 13 kişi öldürülmüştü. Ayrıca 19 Şubat 1972 tarihinde Ulaş Bardakçı’ya yönelik yapılan operasyonda da yer aldı.”
EYMÜR’ÜN ÖLÜMÜ BASINI BÖLDÜ
Aydınlık gazetesinin haberine karşılık gazeteci Fehmi Koru, kendi web sitesinde bir yazı yayımladı. “Bildiklerini engellenmesine rağmen toplumla paylaşan bir istihbaratçıyı kaybettik…” başlıklı yazıda Koru, Eymür’ün eksikliğinin hissedileceğini belirtti. “Derin devlet” konusunda gözünü açan ismin Eymür olduğunu ifade eden yazar, “Onun verdiği bilgiler ışığında gündeme gelen ‘MİTçi gazeteciler’ üzerine baş gösteren tartışmalar göz açıcıydı.” dedi. Koru, şunları yazdı;
“Tansu Çiller’in başbakanlığı döneminde yeniden MİT’e döndü (1995). Ancak orada eskisi kadar etkin olmadığı, Çiller’in yakın çalışma kadrosundan Mehmet Ağar ile çatıştığı duyuluyordu. Nitekim, bir süre sonra, uzaklaştırılma amacıyla, Büyükelçilik nezdinde istihbarat görevlisi olarak ABD başkentine gönderildi (1997). Bir yıl sonra geri çağrıldıysa da, Türkiye’de fazla kalmadı ve yeniden Washington’a döndü (1999).
Orada faaliyete geçirdiği ‘atin.org‘ sitesinde ülkede bayağı gürültülere sebep olan bilgiler yayımlamaya başladı. Bölük pörçük bilinenleri birbirine bağlayan ve okuyana bazı örtülü gerçekler hakkında anlaşılabilir bir tablo sunan bir yayın faaliyetiydi o. MİT dahil devletin bazı hassas kurumlarının yayınlarından memnun kalmadığı, hakkında başlatılan soruşturmalardan belli olmaktaydı.
Onun verdiği bilgiler ışığında gündeme gelen ‘MİTçi gazeteciler’ üzerine baş gösteren tartışmalar göz açıcıydı. Türkiye Mehmet Eymür’den –atin.org ve kaleme aldığı kitaplar sayesinde- çok şey öğrendi. Allah’tan kendisine rahmet, eşi Canset Hanım ile ailesi fertlerine de sabırlar dilerim.”
